Genel Müdürümüz Ökkeş Emin Balçiçek Fast Company Dergisinin sorularını yanıtladı

Covid ve beraberinde gelen yeni dönem dijitalleşme düzeyinizi nasıl etkiledi, nereden nereye geldiniz?
Bildiğiniz üzere Architecht, Türkiye’nin en büyük katılım bankası Kuveyt Türk’ün yüzde yüz iştiraki olan bir teknoloji şirketi ve finansal teknoloji sektöründe faaliyet gösteriyor. Eğer bir teknoloji şirketiyseniz dijitalleşme her zaman öncelikli stratejilerinizden biri olmalı. Architecht olarak pandemi sürecinden önce de dijitalleşme temel stratejimizde yer alan önemli bir konu başlığıydı. Gerek projelerimizde, gerek müşterilerimizde gerekse şirket içi süreçlerimizde aksiyon alınan bir kavramdı. Dijitalleşme odaklı çalışmalarımızın olumlu sonuçlarını pandemi sürecinde yaşayarak deneyimledik. Dijitalleşme olgunluğumuz pandemi sürecini en hazırlıklı şekilde yönetmemizi sağladı. Yaşadığımız bu süreç bir yandan teknolojik altyapının yeterli ve sağlam olmasını gerektirirken diğer yandan iş yapış şeklimizden, iletişim kanallarımıza birçok alanda yeniliğe hızlı adaptasyonu gerektirdi. Architecht olarak burada en büyük avantajımız, değişim ve yeniliğe çevik bir şekilde uyum sağlayan genç ve yetenekli bir kadroya sahip olmamız diyebilirim. Bu yetkinliğimiz sayesinde ürün ve hizmetlerimizi kesintisiz bir şekilde müşterilerimize ulaştırmaya devam ediyoruz.
Sektör geneline baktığımızda ise teknoloji şirketleri yapıları gereği dijital dönüşüme en hızlı uyum sağlayan şirketler arasında yer alıyor. Bu avantaj sektörümüze karşı talebi artırırken aynı zamanda sektörü geliştiren itici bir güce dönüşüyor. Yakın zamanda özellikle finans sektöründe yaşanan gelişmeler neticesinde Architecht olarak çok yoğun günler yaşıyoruz. Şu an tam 5 farklı bankanın uçtan uca bankacılık sistemini aynı anda kuruyoruz. Bugüne kadar kurulumunu gerçekleştirdiğimiz banka sayısı ise 10 oldu. Bu bizim için bir rekor. Dijital dönüşüm yeni regülasyonları da beraberinde getiriyor. 2022 yılında dijital bankalara BDDK’dan kuruluş izni verilmesiyle Architecht ülkemizin en önemli finansal teknoloji sağlayıcılarından biri oldu. Şubesiz formatta hizmet verilecek yeni nesil bankacılık döneminde geliştirdiğimiz teknolojiyle müşterilerimizin çözüm ortağı olarak yer alacağız. Aynı zamanda dijitalleşen organizasyonumuz ve büyüyen kadrolarımızla global pazarı hedefleyen yeni ürünler çıkarmaya ve finans sektörüne güncel teknoloji çözümleri sunmaya devam edeceğiz.

Dijitalleşme ve teknolojiye yatırım sayesinde sektörde nasıl fark yaratıyorsunuz?
Bir teknoloji şirketi olarak dijitalleşme odağındaki kaslarımızı sürekli güçlü tutmamız gerekiyor. Çalışma kültüründen, yetenek yönetimine, çevik çalışma modelinden, insan kaynakları politikalarına kadar birçok sürecimizi dijitalleştiriyor ve güncel gelişmeleri yakından takip ediyoruz. Bu alanda yaptığımız yatırımların karşılığını aldığımızı söyleyebilirim. Az önce de belirttiğim gibi bugüne kadar 10 bankanın uçtan uca teknolojik altyapı sürecini inşa ettik. Şu an ise aynı anda 5 farklı bankanın teknoloji kurulumunu tamamen dijital ortamlardan gerçekleştiriyoruz. Bu hızı yakalamamızda dijitalleşme yatırımlarımızın etkisi çok büyük. Uzaktan çalışmanın sektörümüzde içselleştirilmesi de bu alandaki gelişimi oldukça hızlandırdı. Tamamen dijital odaklı çevik çalışma modelimizle müşterilerimizin taleplerini çok daha hızlı ve esnek bir şekilde karşılayabiliyoruz. Bu da süreçlerimizi daha etkin hale getirerek; verimliliği, yüksek hizmet kalitesini ve müşteri memnuniyetini arttırmamızı sağlıyor. Bu verimlilik sadece iş çıktıları için geçerli değil elbette. Architecht’te tamamen dijital bir çalışma ortamı oluşturduğumuzu gönül rahatlığıyla söyleyebilirim. Yüzde yüz uzaktan çalışma modeliyle arkadaşlarımız diledikleri yerden çalışabiliyor ve kurum içindeki tüm süreçlerini dijital kanallardan yönetebiliyor. Bu da yetenekleri elde tutma ve yeni yetenek kazanma noktasında bizlere önemli katkılar sağlıyor. Dijital dönüşümü insanı merkeze alan kurumsal politikalarla desteklediğinizde ise ortaya çok daha güzel manzaralar çıkıyor.
Architecht olarak rekabetçi ücretlendirme, ulusal ve uluslararası sertifika programları, esnek yan haklar, kalıcı uzaktan çalışma, akademik teşvik sistemi v.b gibi çalışan odaklı uygulamalarımızla yeteneklerimizin bağlılığını artırıyoruz. Yazılım sektöründeki turnoverdan en az etkilenen şirketlerden biriyiz. Tüm bu gelişmeler iş süreçlerindeki kaliteyi ve müşteri memnuniyetini de beraberinde getiriyor. Özetlemek gerekirse dijitalleşme yatırımlarımızla; çalışan bağlılığı yüksek ve yeteneklerin tercih ettiği bir kurum olarak müşterilerimize daha hızlı ve kaliteli bir hizmet sağlayabiliyoruz.

CEO olarak dijitalleşme yolculuğunda 3 önceliğinizi paylaşır mısınız? Bu soruyu iş modeli, teknoloji ve yetenek konularını kapsayacak şekilde yanıtlayabilirsiniz.
Dijitalleşme yolculuğu bizim için yeni teknolojileri kullanarak müşterilerimize ve ekosisteme değer katacak, iş süreçlerimizi ve Architecht ailesinin yetkinliklerini daha da geliştirecek yeni iş yapış şekillerine ve düşünce modellerine geçmek demek. Dijital olgunluk ve dijital strateji arasındaki kritik korelasyondan yola çıkarak dijital stratejimizi bu yönde geliştiriyoruz. Architecht olarak dijitalleşme yolcuğumuzdaki en öncelikli 3 başlık dijitalleşmeyi hayata geçirebilecek yetenekli ve donanımlı bir mühendis kadrosu, bu kadroyu ahenkle çalıştırabilecek ölçeklenebilir çevik organizasyon yapısı ve bunu mümkün kılacak teknolojik altyapı olarak değerlendirebiliriz. Bankaların ve finans kurumlarının iş modellerinin dijitalleşmesi hususunda teknoloji sağlayan bir şirketin dijitalleşmesini iki farklı boyuttan ele alabiliriz; Bunlardan ilki müşterilerine sunduğu teknolojilerin giderek daha da dijitalleştiren teknolojik ürün ve hizmetler olması. İkincisi Architecht’in dijital ürün geliştirmesini veya hizmetlerini sunmasını sağlayan yetenekli insan kaynağının, yönetim ve, geliştirme süreçlerinin, karar alma mekanizmalarının ve teknolojik altyapının dijitalleşmesi boyutu. Architecht olarak dijitalleşme yolculuğumuza bu farkındalık ile hız kesmeden devam ediyoruz.